|
|||||||
Turkish abstractParanazal sinüslerden kaynaklanıp nazal vestibülden konayı geçerek nazofarenkse uzanan poliplere koanal polip denmektedir. Koanal polipler sıklıkla tek taraflı olup, genellikle maksiller sinüs kaynaklıdır. Sfenoid sinüs kaynaklı koanal polipler ise oldukça nadir görülmektedir. Tanı Bilgisayarlı Tomografi ve nazal endoskopi yardımı ile konulmaktadır. Burada sol burun deliğinde tıkanıklık şikayeti ile polikliniğimize başvuran, sfenoid sinüs kaynaklı nazal polip nedeni ile endoskopik sinüs cerrahisi uygulanan 12 yaşında erkek hasta literatür eşliğinde tartışılmak üzere sunulmuştur.IntroductionKoanal polipler maksiller sinüs kaynaklı olduğunda antrokoanal, sfenoid sinüs kaynaklı olduğunda sfenokoanal polip adını almaktadır [1,2]. Koanal polipler en sık maksiller sinüsten kaynaklanırken sfenoid sinüs kaynaklı olgular oldukça nadir görülmektedir [3]. Koanal polipler sıklıkla çocuk ve genç erişkin yaş grubunda görülmektedir [4,5]. Hastalarda genellikle tek taraflı burun tıkaıklığı, solunum zorluğu, nazofarinkste kitle hissi, kilo kaybı ve kaşeksi şikayetleri gözlenir.Bazı durumlarda, koanal polipler epistaksis, orofarenjeal uzanım nedeni ile disfaji, horlama, obstruktif sleep apne, ağızda yabancı cisim hissi gibi nadir görülen yakınmalara da neden olabilirler. Tanıda endoskopik muayene ve bilgisayarlı tomografiden (BT) faydalanılır. Tedavisinde endoskopik sinüs cerrahisi en iyi yöntemdir [6,7]. Koanal poliplerin ayırıcı tanısında anjiofıbrom, Tornwaldt kisti, alt konka arka kısmının ileri derecedeki hipertrofısi, nazofarenkste yerleşen malign tümörler, glioma, inverted papillom, meningoensefalosel ve çocuklarda adenoid vejetasyon akılda tutulmalıdır. Bu yazıda sfenoid kaynaklı koanal polibi olan çocuk hastanın tanı ve tedavisi tartışılmıştır. Case ReportOn iki yaşında erkek hasta 2 yıldır özellikle sol tarafta burun tıkanıklığı ve zaman zaman olan burun akıntısı şikayeti ile polikliniğimize başvurdu. Hastanın anterior rinoskopisinde sol nazal kavitede septum ve orta konka arasını dolduran gri soluk renkte, yumuşak kıvamlı kitle izlendi. Endoskopik muayenesinde sol nazal kavitedeki polibin nazofarenkse uzandığı görüldü (Şekil 1).
Hastanın anamnezinde bilinen bir hastalığı bulunmamakta idi. Pre-operatif değerlendirme amacı ile rutin istenen hemogram, biyokimya ve koagulasyon değerlerinde herhangi bir patoloji izlenmedi. Çekilen paranazal sinus BT'de sol sfenoid sinüsten kaynaklanan ve sol orta konka ile septum arasını dolduran, nazofarenkse uzanım gösteren yumuşak doku dansitesinde görünüm izlendi (Şekil 2).
Hasta genel anestezi altında operasyona alındı. Endoskopik sinüs cerrahisi ile sol sfenoid sinüsten kaynaklanıp koanaya uzanan polipoid kitle eksize edildi ve sfenoid sinüs ostiumu genişletilerek operasyona son verildi. Patoloji sonucu nazal polip olarak raporlandı (Şekil 3). Hastada postoperatif dönemde herhangi bir komplikasyon görülmedi ve 18 aylık takiplerinde nüks izlenmedi.
Hastada postoperatif dönemde herhangi bir komplikasyon görülmedi ve 4 aylık takiplerinde nüks izlenmedi. DiscussionNazal poliplerde histolojik olarak yüzeyde respiratuar epitel, merkezde kistik komponent, çevresinde ödematöz stroma ve değişen oranda inflamatuar hücre infiltrasyonu vardır [8]. Koanal poliplerde nazal poliplerden farklı olarak yüzeyel hücre hiperplazisinin fazla olduğu, mukus retansiyonunun, eozinofillerin,submukozal gland sayılarının düşük olduğu izlenmiştir [9]. Koanal polipler, tüm nazal poliplerin % 4-6'sını oluşturmaktadır ve insidansı 1-2/10000 dir [10]. Koanal poliplerin etiyolojisi tam olarak bilinmemekle beraber inflamatuar nedenler, alerji, sinüslerin kronik obstrüksiyonu ve özellikle çocukluk döneminde kistik fibrozis predispozan fakörler olarak belirtilmektedir [11]. Hastalarda genellikle tek taraflı burun tıkaıklığı, solunum zorluğu, nazofarinkste kitle hissi, kilo kaybı ve kaşeksi şikayetleri gözlenir.Bazı durumlarda, koanal polipler epistaksis, orofarengeal uzanım nedeni ile disfaji, horlama, obstruktif sleep apne, ağızda yabancı cisim hissi gibi nadir görülen yakınmalara da neden olabilirler. Koanal polipli hastalarda ilk şikâyet tek taraflı burun tıkanıklığıdır. AP, eozinofil içermemesi ve lokalizasyonu ile nazal poliplerden farklı özellikler gösterir [12]. Wolf ve ark., çocuklardaki hastalığın sebebini multifaktöryel olarak bildirmişlerdir. Sıklıkla alerji, anatomik malformasyonlar, siliyer diskinezi veya immün disfonksiyon gibi predispoze faktörlerle birliktedir, ancak kesin neden bilinmemektedir [13]. AP’ li hastalarda, özellikle bilateral olgularda, kistik fibrozis olasılığı yüksektir (%29) [14]. Hastalarımızın hiçbirisinde kistik fibrozis ve alerjiye ait bulgular görülmedi. Hastada kistik fibrozis ve alerjik rinit düşündürecek ek şikayetler bulunmaması nedeni ile ek inceleme yapılmamıştır. Tanı endoskopik muayene ve paranazal sinüs BT yardımı ile konur. Ayırıcı tanıda inverted papillom, adenoid vejetasyon, thornwald kisti, nazofarenksin malign tümörleri, gliomalar, meningoensefalosel akılda tutulmalıdır [5]. Koanal poliplerin tedavisi cerrahidir. Cerrahi teknikler, basit polipektomi, Caldwell-Luc ameliyatı ve endoskopik sinüs cerrahisidir. Basit polipektomi sonrası nüks oranı yüksek olduğundan ve özellikle çocuklarda Caldwell-Luc ameliyatına bağlı diş kökleri zarar görebileceği ve maksillanın gelişimi bozulabileceği için en uygun teknik endoskopik sinüs cerrahisidir [15,16]. Çocuk olan olgumuzda endoskopik sinüs cerrahisi uygulandı. Hasta genel anestezi altında operasyona alındı. Endoskopik sinüs cerrahisi ile sol sfenoid sinüsten kaynaklanıp koanaya uzanan polipoid kitle eksize edildi ve sfenoid sinüs ostiumu genişletilerek operasyona son verildi. Patoloji sonucu nazal polip olarak raporlandı. Hastada postoperatif dönemde herhangi bir komplikasyon görülmedi ve 18 aylık takiplerinde nüks izlenmedi. Sonuç Çok nadir görülen sfenokoanal polipler, burun tıkanıklığı ile gelen çocukların ayırıcı tanısında akılda tutulmalıdır. Endoskopik muayene ve BT yardımı ile tanısı konur. En uygun tedavi endoskopik sinüs cerrahisidir. References
|
|||||||
Keywords : Sfenoid , Koanal polip , Endoskopik cerrahi |
|